Kuzey Yanım Ayazım

Gazeteci-yazar Fügen Ünal Şen 1950-2000 arasındaki Türkiye'yi Kız Kulesi'nin ağzından yazdı. Şen, dört yılını verdiği "Kuzey Yanım Ayazım" adlı kitapta 50 yılda Türkiye'de neler yaşandığını hatırlatmak dışında, kesişen yaşam öykülerinden de ilginç bölümler sunuyor. Kitapta birçok ünlünün bilinmeyen sözleri, yaşamları var.

İşte bir kaç örnek:
- "Sezen'den bizzat dinledim. İstanbul'a ilk geldiğinde ne giydiğini, nasıl olduğunu dinlemek istedim. Bir blucin, lacivert, beyaz kollu bir gömlek varmış üzerinde. Bavulu ondan büyükmüş. Olaya gelince, o dönemde Sezen Aksu'nun sesi daha yeni yeni duyuluyor. Sene 1976. "Yaşanmamış Yıllar" ve "Kusura Bakma" adlı iki 45'liği çıkıyor. O Kanada'da Engin Aksu'yla evli. Türkiye'deki arkadaşları "yeni yeni tanınıyorsun, dön" diyorlar. Türkiye'ye gelecek, uyuyor, o gece rüyasında uçağın düşeceğini görüyor ve uçağa binmiyor. Kanada-İngiltere-Almanya-Türkiye, bu yolun bir yerinde bindiği uçağın düştüğünü görüyor ve uçak tipi bir gün sonraki uçakla aynı olduğu için biletini değiştiriyor. Bineceği uçak düşüyor. Uykuya yattı ve hayata uyandı, biraz önce söylediğim gibi."

- "Ajda 1966'da Adana'da sahneye çıkıyor. O yıllarda sinema oyuncusu. Kitapta bu dönemine ait bir haber: "Şu film yıldızı Ajda Pekkan Adana'ya gidiyor. Gecede 2 bin liraya şarkı söyleyecekmiş. "Olmuyor, yapamıyorum. Rezil oldum, ne olur affedin. Ben şarkıcı değilim, bir anlık heves için kabul etmiş bulundum" diyor. Dinleyicilerden biri "şarkı söyleyemiyorsan, bari göbek at" deyince tir tir titriyor Ajda."

- "Çiçek Pasajı yanıyor, Çiçek Pasajı yandı haberleri. O enkazdan bir kadın cesedi çıkıyor, bembeyaz saçlı bir kadın. 90 yaşlarında. Bu kadın Çiçek Pasajı'nın sahibi Eski Sadrazam Sait Paşa'nın kızı. O kadın yıllarca Çiçek Pasajı'nın küçücük bekâr evinde oturmuş, inanılır gibi değil, koskoca sadrazamın kızı."

- "Yıl 1966. ÖVÜLEN adlı doğum kontrol hapı Türkiye'ye geliyor. Doğum kontrol hapının kullanımına izin verilmesi için özel yasa çıkarılıyor."

- "Zeki Müren mini etekle sahneye çıktığında çok tepki alıyor. 'Ben bir sanatçıyım, gladyatörler nasıl çıkıyorsa ben de öyle çıkarım sahneye. Adem Baba'yı da seçebilirdim' diyor.

- "1987'de referandum yapıldı. Siyasi yasaklar kalktı. Son yasaklı Bülent Ersoy'du. Yurtdışına gitmeden önce, "artık hanımefendi olmak istiyorum" diyen, İngiltere'de ameliyat olup Türkiye'ye geldiğinde, "Ablanızı beğendiniz mi" diye soran Ersoy 1987'de Özal'a bir mektup yazdı. Ersoy Özal'a yazdığı mektupta şöyle demişti: "Siyasilerin yasağı kalktı, benimkinin de kalkmasını ümitle beklerdim. Suçsuz yere cezalandırılıyorum. Mahkeme kararına dayanmayan infaz düşünülebilir mi? Katil değilim, hırsız, vatan haini, fahişe değilim. Sayın Başbakanım eğer tek suçum ameliyatla kadın olmak ise şu fani dünyada benim içinde bulunduğum durumumu en iyi anlayacak, bunu bütün yönleriyle değerlendirebilecek bir insansınız."